İşitme kaybı; dış kulak, orta kulak, iç kulak veya işitsel yolların herhangi bir bölümünde meydana gelen patoloji sebebiyle oluşabilmektedir. İşitme kaybı, doğuştan olabildiği gibi ileriki dönemlerde de meydana gelebilmektedir. Hafif dereceden çok ileri dereceye kadar değişebilen işitme kaybı, özellikle erken dönemde oluştuğunda bazı seslerin duyulamamasına bağlı olarak dil gelişimini de oldukça etkilemektedir. 

İşitme sağlığı; çocuklarda iletişim becerileri, bilişsel beceriler ve akademik alanda büyük bir öneme sahiptir. İşitme kaybı varlığında erken tanı ve müdahalenin sağlanması ile işitme kaybının getirmiş olduğu olumsuzluklar en aza indirilmektedir. Erken müdahale edilmediği durumda işitme kayıplı çocuklar normal işiten yaşıtlarından geri kalmaktadır. Doğuştan işitme kayıplı bebekler; ilk 1 ay içerisinde işitme tarama testlerinin yapılması, ilk 3 ayda işitme kaybı tanısının konulması, 6 ay içerisinde ise uygun işitme cihazı seçimi ve işitsel rehabilitasyona başlanması ile normal işitmeye sahip akranlarını yakalayabilmektedirler. 

Bebeklerde kalıcı işitme kaybı tanısı konulduğunda, alıcı ve ifade edici dil gelişimi için en kısa sürede işitme cihazı kullanılması gerekir. Yetişkinlerde ise işitme kaybı ilerledikçe konuşmaları ayırt etme ve anlamlandırabilmede kalıcı problemler yaşanmaktadır. Bu nedenle işitme kaybı mümkün olduğunca erken tespit edilip, uygun işitme cihazı kullanımı önem taşımaktadır.  İşitme cihazı ile duyulamayan seslerin duyulabilir hale getirilmesi, bu sayede konuşmaları daha iyi ayırt edebilme ve işitme kaybının ilerleyişini yavaşlatmak hedeflenir.

Duymer İşitme Cihazları firması olarak Türkiye genelinde 100’ü aşkın şubemizle yetişkin ve pediatrik uyumlu işitme cihazlarımızla kullanıcılarımıza her yerde, her daim yardımcı olmaktayız.

 

Ody. Aysel Dağ/ Ody. Elif Uysal

 

DİĞER MAKALELER

Whatsapp Hattı HEMEN ARAWHATSAPP